ALANYA KUDÜS PLATFORMU KURULUŞ DEKLERASYONU VE BASIN AÇIKLAMASI
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Kutsal kitaplar; “Öldürmeyeceksin”, “Masum bir cana kıymayacaksın” gibi cümlelerle doludur. Çünkü dinler, insanın huzur ve selametini hedefler. Bunun olmazsa olmaz ilk şartı ise “can” emniyetidir. İnsan canının kutsiyeti, bütün toplumlarda ortak bir ahlaki değer olarak karşımıza çıkar. Aynı zamanda modern İnsan Hakları Belgelerinde”, tüm devletlerin anayasa ve yasalarında, “insan canının dokunulmazlığını” ifade eden maddeler mutlaka yer alır.
Bütün bu kutsal, ahlaki ve yasal ilkelere rağmen, siyonist ve terörist İsrail devleti, en gelişmiş silahlarla, çocuk, kadın, yaşlı gözetmeksizin, insanları ve insanlığı katletmektedir. Çocuk öldürmeyi, kadın öldürmeyi, masum katletmeyi çok iyi bildiklerine tüm dünya bir kez daha şahit olmuştur.
Kıymetli Mescidi Aksa ve Kudüs sevdalısı Alanyalı kardeşlerimiz, çok kıymetli basın mensupları!
İlk kıblemiz Mescid-i Aksa ve Allah’ın çevresini mübarek kıldığı Kudüs şehrimiz, bir selamet ve esenlik yurdu olması gerekirken, siyonistler zulmet ve karanlık bir yurda dönüştürmüştür. Biz Müslümanlar Kudüs’ü fethettiğimiz 637 tarihinden itibaren, 1099-1187 arası 88 yıl ve 1917-2021 arası 104 yıl hariç, 1400 yıl hâkim olduğumuz sürece, burayı adıyla müsemma; “Daru’s-Selam’a –Barış ve esenlik yurduna- dönüştürdüğümüz” her din mensubunun şahitliğiyle sabittir. Hiç kimse Kudüs’te, Müslümanların hâkim olduğu dönemde, zulümden, adaletsizlikten ve herhangi bir din mensubunun ibadetinin engellenmesinden bahsedemez. Ama bizim elimizde bulunmadığı yukarıda ifade ettiğimiz iki dönemde, zulümler ayyuka çıkmış, Kudüs tarihi, bu iki dönemdeki zulümlerle anılır olmuştur.
Kudüs sadece Filistinlilere ait değildir, Kudüs’ten sadece Filistinliler sorumlu değildir. Kendine Müslümanım diyen herkesin, bir Filistinli kadar Kudüs’e sahip çıkma sorumluluğu vardır. Filistinli kardeşlerimiz verdikleri destansı mücadeleyle, ancak kendi sorumluluklarını yerine getirmektedir. Onların mücadeleleri bizim sorumluluklarımızı asla ortadan kaldırmamaktadır.
Bu durumda biz Alanyalılar ve Türkiyeliler olarak; Ben, şu halimle Kudüs için ve İsrail zulmüne karşı durmak için neler yapabilirim?, Elimizden gelen bir şeyler var mıdır acaba? Gibi soruları kendimize sormamız, yapabileceklerimizi tespit etmemiz ve bir an önce harekete geçmemiz bir zorunluluk arz etmektedir. Çünkü yarın Kudüs ve Filistinli kardeşlerimiz için geç olabileceği gibi, bizler de zulmün karşısında durma fırsatını kaçırmış olabiliriz.
Şu an şu ortamda ve şu mekânda bulunuşumuz, dünyaya ve Filistinli kardeşlerimize şu fotoğrafı verişimiz onları cesaretlendirecektir. Arkalarında kendilerine dua eden, kendilerini destekleyen, aynı kalp atışına sahip kardeşlerinin olduğunu bilmeleri onları yüreklendirecektir. Filistinli, Kudüslü, Gazzeli kardeşlerimiz, cesaretleri ve dik duruşlarıyla siyonistlerin ne kadar korkak olduklarını cümle aleme gösterdiler. Bizler de onlarla birlikte hareket ettiğimiz zaman, siyonistler saklandıkları kalelerden başlarını bile çıkaramayacaklardır. Bu milletin nasıl korkak bir millet olduğunu çok iyi biliyoruz, karşılarına topluca çıkıldığı zaman nasıl geri adım attıklarına da hepimiz şahidiz.
Bu savaşta Filistinli kardeşlerimiz sosyal medyayı ve haber kanallarını çok iyi kullandılar. Siyonistlerin uyduruktan kurgulama videoları karşısında kardeşlerimizin sunduğu gerçek videolar, onların yalanlarını çok çabuk çökertti. Siyonistlerin en güçlü oldukları haberleşme kanalları, bu defa işe yaramaz oldu. İsrail artık dünya halklarını yalanlarıyla kandıramıyor, dünya kamuoyu kendileriyle dalga geçip, alay ediyor.
Er meydanında bir avuç inanmış Gazze’li mücahit karşısında tüm dünyaya rezil olan İsrail, şimdide masum insanları tutuklayarak gözdağı vermeye çalışmaktadır. Tüm iletişim araçlarıyla bütüm dünya İsrail’in katliamlarını, hırsızlıklarını ve haksız tutuklamalarını izlediği halde adeta zulmü görmezden geliyor. Bu da gösteriyor ki, yarın geç olacak şekilde, en kısa zamanda Müslümanların, Müslümanca bir birlik kurmaları zorunlu hale gelmiştir. Böyle bir çabayı canımızla ve malımızla son nefesimize kadar destekleyeceğimizi ilgili tüm taraflara ilan ediyoruz.
Demir Kubbe sayesinde kendilerini güvende zanneden Siyonistler, Gazze’den gönderilen roketleri tam olarak engelleyemeyince paniğe kapıldılar. Artık siyonistler de, ne gargat ağacının ne demir kubbelerinin ne de seçilmişlik paranoyalarının kendilerini koruyamayacağını çok daha iyi anlayacaklardır. Kardeşlerimiz Tel Aviv’in göbeğine, Başbakanlık konutuna ulaşacak füzeler yaptıkları zaman seyreyleyeceğiz gümbürtüyü. İşte o zaman; “Ey zalimler! Size adaletten başka borcumuz yok.” diyeceğiz.
Ey Siyonist İsrail devleti ve onun terörist askerleri!
Zulmünüzle nereye kadar gidebileceğinizi, bizlerden gelecek olan tepkilere göre test ettiğinizi çok iyi biliyoruz. Bizim sessizliğimizin sizi cesaretlendirdiğini de biliyoruz. Şunu bilin ki; artık sesimiz çok daha kuvvetli çıkacak. Her türlü zeminde, zulmünüzü ve terörist katil sürüleri olduğunuzu haykıracağız. Umudumuz, bu duruşumuzdan Filistinli kardeşlerimizin cesaret almasıdır. Biz her zamanki gibi hatta sonuna kadar onların arkasındayız. Artık sessizliğimizden cesaret alamayacaksınız. Alanya Kudüs Platformu olarak daima nöbetteyiz ve uyanığız. Her an sizin pisliklerinizi buradan haykıracağız. Ya kendinize geleceksiniz, ya da tüm Kudüs sevdalıları olarak biz sizi kendinize getireceğiz.
Ey İsrail terör devleti!
Kudüs bize, Hz Süleyman’ın, Hz İsa’nın, Hz Muhammed (sav)’in, Hz Ömer’in, Selahaddin Eyyübi’nin ve cennet mekân Abdülhamid Han’ın emanetidir. Kudüs, biz Müslümanların kırmızı çizgisidir, birleştirici noktamızdır. Bizler Aksa’yı boynu bükük ve yalnız bırakmamaya ant içtik. Kudüs’ü yalnız bırakmaktansa ölmeyi tercih ederiz. İlk kıblemiz yalnız değildir, Filistinli kardeşlerimiz yalnız değildir. Kudüs, Filistinlilerin başkentidir. Nefes aldığımız sürece bu işgali reddedecek ve karşısında duracağız. Kudüs bizim şehrimizdir, Kudüslüler bizim özbeöz kardeşlerimizdir. Kudüs’ümüzün bizden çalınmasına asla izin vermeyeceğiz.
Büyük küçük demeden, her türlü dayanışma ve destek bizler için hayati önemdedir. Bu haklı davayı kazanmak ve zalimlerin zulmünü engellemek için bebeklerin, evlatların, annelerin, babaların, velhasıl Filistinli kardeşlerimizin özgürce yaşaması için ebabil kuşları misali küçücük taşlarla bile olsa zalime karşı gelmeye devam edecek, attığımız taşların hedefini vurması için Rabbimize niyazda bulunacağız.
Filistin meselesinde, tarafsızlık kisvesi altında sesini çıkarmayan kim varsa, insanlık onurundan ve haysiyetinden yoksundur. Unutulmamalıdır ki Filistin meselesi; varlığı ve tüm temel hakları yok sayılan işgal altındaki bir halkın, kendi kaderini tayin etme mücadelesinin onurlu tarihidir. Filistin; işgal, sömürgecilik, savaş, katliam ve yerinden edilme gibi insanlığın tanık olabileceği tüm acı hadiselerin yaşandığı bir yerin adıdır.
Bugün burada, tarihin, ahlakın, yasaların ve uluslararası hukukun desteklediği Filistin halkının haklarını geri almak için, Filistin halkının yanında durarak, Kudüs’ün Filistinlilerin başkenti olduğunu haykırıyoruz. İnsan hak ve özgürlüklerinin güvence altına alınması ve uluslararası adaletin yerine getirilmesi için Kudüs ve Filistin’in, siyonistler tarafından işgalini reddediyoruz. Filistin halkının haklarını savunan tüm meşru çalışma ve girişimleri desteklediğimizi ve Kudüs’ün, Filistin’in ebedi başkenti olarak kalabilmesi için elimizden geleni yapacağımızı Alanya Kudüs Platformu olarak kamuoyuna ilan ediyoruz.
ALANYA KUDÜS PLATFORMU, İsrail’in zulümlerine “YETER ARTIK” diyen Kudüs ve Mescid-i Aksa sevdalısı sivil toplum kuruluşlarının bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Bundan böyle Alanya’mızda, terör devleti İsrail’in zulümlerine karşı sesi daha gür çıkan bir topluluk bulunduğunu, öncelikle Siyonistlere ve destekçilerine olmak üzere tüm kamuoyuna duyuruyoruz. “İçinizden iyiliği emreden, kötülükten sakındıran bir ümmet bulunsun” (Ali İmran 104) ayetinin emri mucibince bu görevi yerine getirmeye çalışacağız. İsrail’in yapacağı her zulme, elimizden gelen her türlü eylemle karşı duracağız.
Basın açıklamamıza burada son verirken, Rabbimizden niyazımız, dilimizin döndüğü ve kalbimizin buğzettiği durumların ötesinde, bizzat, ellerimizle bu şer odağının dünya üzerinden yok edilmesinde bizleri memur eylemesidir. Sen dualarımızı işiten, hüznümüzü ve acımızı görensin. Sen Züntikamsın, intikam alansın, bizim ellerimizle intikamını al Ya Rabb ve bizleri affeyle.
Alanya Kudüs Platformu bünyesinde, bu deklarasyonu imza altına alan dernek ve vakıfların isimleri şunlardır;
AGD (Anadolu Gençlik Derneği)
AKVA Alanya Temsilciliği
Alanya Ailem Derneği
Alanya Kudüs Bilinci ve Kardeşlik Derneği
Alanya İHH Temsilciliği
ALİM-DER
ANÇED (Anadolu Çevre, Eğitim, Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği)
Diyanet-Sen Antalya 2. Şube
İlim Yayma Alanya Temsilciliği
Memur-Sen, Eğitim Bir-Sen Alanya Temsilciliği
MÜSİAD Alanya Temsilciliği
SEBİLAY (Alanya Sağlık, Eğitim, Bilgi, İletişim, Ahilik Yardımlaşma ve Dayanışma derneği)
SENA-DER
VEFA-DER
Buradan Alanya’da bulunan bütün STK’lara “Kudüs” ortak paydasında buluşmak için, platformumuza katılmaları konusunda çağrıda bulunuyoruz.
Katılımlarınızdan dolayı hepinize teşekkür ederiz.
Alanya Kudüs Platformu İcra Kurulu